27 Kasım Çarşamba günü Esad rejimi ve Suriyeli muhalifler arasında çıkan silahlı ataklar sonrasında 2016 yılından bu yana Esed rejiminin elinde olan Halep 2 gün içerisinde muhaliflerin eline geçmişti.
Heyet Tahrir El-Şam (HTŞ) ve Suriyeli muhalifler ortasında ise tansiyon yaşanmaya başladı. Suriye Ulusal Ordusu ve HTŞ ortasında yaşananlara ait SMO açıklamada bulundu.
ESED REJİMİ BÖLGEDEKİ HAKİMİYETİNİ KAYBEDİYOR
Bölgede taraflar ortasında tansiyon tırmanmaya devam ederken Suriye Ulusal Ordusu (SMO) Halep ve Rakka yolu üzerinde bulunan termik santralin denetimini ele geçirerek Minnığ Askeri Hava Üssü’nün de denetimini sağlamıştı.
Esed rejimi bölgedeki hâkimiyetini kaybederken Suriye Ulusal Ordusu, HTŞ ile girdiği çatışmanın ana sebebini açıkladı.
SURİYE ULUSAL ORDUSU’NDAN YAZILI AÇIKLAMA
SMO’nun elinde bulundurduğu bölgelere HTŞ’nin de girmeye çalıştığını belirterek ‘Özgürlük Şafağı Operasyonu’na yönelik unsurlar halinde ayrıntılı açıklamalarda bulundu.
Suriye Ulusal Ordusu yapmış olduğu yazılı açıklamada, gayelerinin ‘İran milisleri, ayrılıkçı çeteler ve zalim Suriye rejimini bozguna uğratmak’ olduğunu belirterek, “Özgürlük Şafağı Operasyon Odası” olarak tüm ayrılık ve ihtilaf sebeplerini bertaraf etmeye ve safları birleştirerek, en büyük maksadımız olan Suriye’nin tamamını zulümden ve baskıdan kurtarmaya olan bağlılığımızı teyit ediyoruz’’ dedi.
SURİYE ULUSAL ORDUSU HTŞ’NİN TAVRINDAN RAHATSIZ
HTŞ’nin Suriye Ulusal Ordusu’na yönelik taarruzlar düzenlediğini belirten SMO, ‘’Bu bağlamda, Heyet Tahrir el-Şam’ın (HTŞ) temelsiz argümanlar ve münasebetlerle, devrimimizin amaçlarını engelleyen kolay ihlalleri mazeret ederek, operasyon odamızın üyelerini tutuklaması ve saldırgan bir tavır sergilemesi bizi derinden endişelendirmektedir. HTŞ’nin, operasyon odamızın kurtardığı bölgeleri işgal etmesi ve ihtilal zıddı bir tavır sergilemesi, maalesef devrimimize hizmet etmeyen bir davranıştır’’ dedi.
HTŞ’nin davranışlarının kınanması gerektiğini söz eden SMO, ‘’HTŞ’nin bu kınanacak davranışları, uygun niyet taşımadığını, hizipçi eğilimlere bağlı kaldığını ve kendi çıkarlarını güçlendirmeye çalıştığını açıkça göstermektedir. Bu, birliği teşvik eden ve ayrılığı reddeden telaffuzlarıyla çelişmektedir’’ dedi.
Ancak HTŞ’den rastgele bir açıklama yapılmadı.
