22 Kasım’da konut kazası geçiren ünlü direktör Şerif Gören, merdivenlerden düşerek başını çarpmıştı. Hastaneye kaldırılan Gören’in entübe edildiği açıklanmıştı. Gören’den dün acı haber geldi. 80 yaşındaki usta direktör Şerif Gören, tüm müdahalelere karşın hayatını kaybetti.
SON SEYAHATİNE UĞURLANDI
Atlas Sineması’nda düzenlenen anma merasiminde konuşan oyuncu Halil Ergün, çok üzgün olduğunu belirterek, “Biraz fazla duygusallaştım zira sinema hayatım boyunca her vakit yanımda dost, arkadaş, ustam ve direktörüm olarak var oldu.” dedi.
Ergün, Yeşilçam sinemasının çok derin bir macera olduğunu lisana getirerek, “Türk halkının toplumsallaşmasında çok değerli bir fonksiyon yerine getirmiş bir süreçtir, bir büyük rüzgardır. Bu rüzgarın en kıymetli kahramanlarından biri de Şerif Gören’di” tabirini kullandı.
Oyuncu Necmettin Çobanoğlu, Gören ile Diyarbakır’da çekimlerde yaşadıkları bir anısını paylaşarak, geçmişle ilgili bir şeyler söylemenin çok acı verdiğini kaydetti.
Prodüksiyonda çalışırken oyunculuk yapmasını istediğini aktaran Çobanoğlu, “Ömer’i sen oynayacaksın, dedi. Mecburen kabul ettim. ‘Tamam.’ dedim. Şerif ağabey bende ışığı görmüş, o hoş gören Şerif Gören. Benim oyunculuk serüvenim Yol sinemasıyla başladı. Âlâ ki bu türlü bir şey yapmış. Onu çok seviyorum. Hakikaten çok kıymetli bir kıymetimizi kaybettik. Uğurlar olsun. Şerif ağabey erken gittin.” şeklinde konuştu.
Oyuncu Işık Sürer, hüznünü lisana getirerek, “Muhsin Ertuğrul’un çok sert açtığı kapıyı, en son temsilci Şerif Gören yumuşacık kapadı.” dedi.
Sinemanın kuvvetli kaideler altında çekildiği yıllarda tanıştıklarını aktaran Sürer, şunları kaydetti:
“Eksi 30 derecede yalnızca bir kamera ve dandik bir şaryo, o denli çekildi o sinemalar. Sekiz metre kar, 40 gün… Ben hayran kalmıştım. Çok sert bir direktördü. Oyuncular Şerif’ten acayip çekinirdi. Sinemanın direktör olarak son temsilcisi Şerif Gören’i kaybettik. Çok üzgünüm.”
Yönetmen Muzaffer Hiçdurmaz da Gören ile 70 yıllık dava arkadaşı olduğunu söyleyerek, “Sendikalar, dernekler kurduk. Borçlanma maddeleri çıktı. Sinema işçilerinin birçoğunu emekli yaptık. Kendimizi emekli yapmadık. Şerif, hakikaten bütün bu övgüleri hak eden bir arkadaşımız lakin bir sinema bir tek bireyle çekilmez. Bir sinema, bir grupla çekilir. Bunlar da sinema işçileridir ve emeğin hakkını burada da vermek gerekir.” değerlendirmesinde bulundu.
Oyuncu Menderes Samancılar ise başsağlığı dileğinde bulunarak, “İşimiz, bu arkadaşlarımızı daima yolcu edip acılarını yaşamak… Bize de bunlar düşmüş. Şerif ağabey, sinemamızın düzgün kalpli, güzel ağabeyiydi. Yüreğiyle yaptığı işlerle hepimize önderlik yaptı. Oturduğumuz masalarda, çalıştığımız setlerde, verdiğimiz uğraşta, yollarda daima yanımızdaydı. Daima eli sırtımızdaydı.” diye konuştu.
Katılımcılardan isteyenler de kürsüye çıkarak, Gören ile ilgili anılarının yanı sıra his ve niyetlerini paylaştı.
Törene İstanbul Vilayet Kültür Turizm Müdürü Hüseyin Keskin ile direktörler Ömer Vargı, Yüksel Aksu, Nebil Özgentürk, Gani Şavata, senarist Hüseyin Kuzu, sanatçı Orhan Gencebay ve oyuncu Sibel Turnagöl’ün de ortalarında bulunduğu sinema dünyasından tanınan pek çok kişi ile Gören’in ailesi ve sevenleri katıldı.
Gören’in cenazesi, Hüseyin Ağa Camii’nden kılınan cenaze namazının akabinde Kozlu Mezarlığı’na defnedildi.
ŞERİF GÖREN HAKKINDA
“Yol” sineması ile “Cannes Sinema Festivali”nde “Altın Palmiye” mükafatına layık görülen Gören, 14 Ekim 1944’te Yunanistan’ın İskeçe kentinde doğdu. 1956’da Türkiye’ye gelerek, İstanbul Erkek Lisesi’nde eğitimini tamamladı.
Şerif Gören “Sen Türkülerini Söyle”, “Endişe”, “Deprem”, “Amerikalı”, “Gelincik”, “On Kadın”, “Nehir”, “Tomruk”, “Firar”, “Herhangi Bir Kadın”ın da ortalarında bulunduğu birçok sinemaya imza attı ve ödül kazandı.
Usta direktör, senaryosuna da imza attığı “Ay Büyürken Uyuyamam” isimli son sinemasını 2011’de çekti.
